BLOG Hukuk Genel Kurulu’nun 2013/1077 Esas ve 2014/664 Karar sayılı içtihadı, eşler arasında yapılan noter onaylı mal ortaklığı sözleşmesindeki özel bir hükmün, yeni Medeni Kanun karşısında geçerliliğini değerlendirmesi açısından dikkat çekicidir. Somut olayda, eşler 1971 yılında noter huzurunda düzenledikleri bir mal ortaklığı sözleşmesinde, evlilik devam ederken eşlerden birinin vefatı halinde ortak malların sağ kalan eşe kalacağına […] →
BLOG Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2013/1782 E. ve 2013/2399 K. sayılı kararında, mal rejimi tasfiyesi ve katılma alacağı taleplerinin yer aldığı bir davada yetkili mahkemenin belirlenmesi ele alınmıştır. Somut olayda, dava konusu bir taşınmaz ve araçlar olup, taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi ve katılma alacağı talepli dava açılmıştır. Ancak Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, davayı taşınmazın […] →
BLOG Danıştay 10. Daire’nin 30 Mayıs 2024 tarihli ve 2022/1119 E., 2024/2335 K. sayılı kararında, bir eczanenin muvazaalı olarak işletildiği iddiasına dayalı ruhsat iptali işleminin, yalnızca kanaate dayalı olarak tesis edilip edilemeyeceği değerlendirilmiştir. Dava konusu olayda, davacı eczacının sahibi ve mesul müdürü olduğu eczanenin muvazaalı işletildiği iddiasıyla ruhsatı iptal edilmiş; eczanenin kapatılması ve ilaç satışının durdurulması […] →
BLOG Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin 2016/5905 E. ve 2016/5041 K. sayılı kararı, muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davalarında ispat yükü ve delil değerlendirmesi konularında önemli bir içtihat sunmaktadır. Somut olayda, miras bırakan Hüseyin, ölümünden kısa bir süre önce, maliki olduğu taşınmazı torununa satış yoluyla devretmiştir. Mirasçılar, bu işlemin gerçekte bağış olduğunu, murisin mal kaçırma […] →
BLOG Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2021/7044 E. ve 2022/1924 K. sayılı kararı, taşınmaz alımında imar planında yer alan bilgilerin yanlışlığına dayanarak açılan tazminat davalarında önemli bir içtihat oluşturmaktadır. Somut olayda, davacı şirket, bir kamu ihalesi sonucunda satın aldığı taşınmazın imar planında “konut alanı” olarak gösterildiği belgelerine güvenerek ihaleye katılmış, ancak sonrasında taşınmazın aslında “belediye hizmet alanı” […] →
BLOG Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 2024/2561 E. ve 2024/9558 K. sayılı kararı, uyuşturucu madde ticareti suçu kapsamında, faillerin ortak hareket ettiklerine dair delillerin değerlendirilmesinde önemli bir örnek teşkil etmektedir. Dosyada, sanıkların İstanbul’dan Denizli’ye uyuşturucu madde taşıdıkları yönünde istihbarat alınmış ve yapılan takip sonucunda uyuşturucu maddelerden biri sanığın montunun kollarında ele geçirilmiştir. Sanık …, diğer sanıkla birlikte […] →
BLOG Kararın Künyesi Uyuşmazlığın Tarafları Uyuşmazlığın Konusu Davacı Ziraat Bankası, Gölbaşı İcra Müdürlüğü tarafından satışa çıkarılan bir aracı alacağına mahsuben satın almıştır. Araç devri sırasında icra dairesi tarafından hesaplanarak vergi dairesine ödenen 9.540 TL Katma Değer Vergisi (KDV) ve 301,57 TL Damga Vergisi’nin iadesi talebiyle idari yargıda dava açmıştır. Davacı, bankanın KDV ve damga vergisinden muaf […] →
BLOG Savunma Hakkının Kısıtlanması Nedeniyle Baro Disiplin Kurulu Kararının Bozulması Karar Künyesi: Uyuşmazlık Konusu: Bir avukatın, hakkında Baro Disiplin Kurulu tarafından “Bir yıl süre ile meslekten çıkarılma” cezası verilmesine yönelik itirazı incelenmiştir. Avukat, Emniyet Müdürlüğü tarafından şüpheli müdafii olarak görevlendirilmiş, ancak şüpheli ve ailesi bu durumu kabul etmemiştir. Disiplin soruşturması sırasında savunma hakkının kısıtlandığı, usul hatalarının […] →
BLOG Karar Künyesi: Uyuşmazlık Konusu: Bir avukatın mahkemeye sunduğu dilekçede meslektaşına yönelik küçük düşürücü ifadeler kullanması nedeniyle disiplin soruşturması açılmıştır. Baro Disiplin Kurulu, avukatın ifadelerinin Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarına aykırı olduğu sonucuna vararak “uyarma” cezası vermiştir. Avukat, kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek itiraz etmiştir. Taraflar ve Hukuki Çerçeve: Kararın Gerekçesi: Sonuç: Değerlendirme ve Tavsiyeler: →
BLOG Uyuşmazlık Konusu: Şikayetli avukatların, şikayetçi avukat aleyhine Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunmaları ve buna dayalı olarak kamu davası açılması ile birlikte icra takibi ve dava açmalarına rağmen, bu işlemleri baroya yazılı olarak bildirmemeleri nedeniyle disiplin kovuşturması açılmıştır. Tarafların Argümanları: Mahkemenin Değerlendirmesi ve Gerekçesi: Karar Sonucu: Değerlendirme ve Tavsiyeler: →